ALİKEV (Ali İsmail Korkmaz Vakfı) beş yıldır genç sanatçıların bireysel ve kolektif üretimlerini desteklemek, gündeme etmek, sergilemek ve genç sanatçıların kaynaklara erişim konusunda yaşadıkları sorunların çözümüne katkı sağlamak için Genç Sanatçı Fonu (GSF) çalışmasını yürütüyor. Biz de hem GSF’yi hem Ali İsmail’in doğum günü haftasında yapılan etkinlikleri konuştuk. Ayrıntılı bilgi ve başvuruları için ALİKEV’in internet sitesini ziyaret etmeyi unutmayın.

1. 18 Mart Ali İsmail’in doğum günüydü, siz de bu vesileyle “18 Mart Ali İsmail’i Anma Etkinlikleri” kapsamında bir dizi etkinlik gerçekleştiriyorsunuz. Bu etkinliklerden bazıları depremden en çok etkilenen kentlerden Hatay’ın da sesine ses katmayı hedefliyor. Biraz bu etkinliklerden bahsedebilir misiniz?

Evet, 18 Mart, Ali İsmail Korkmaz’ın doğum günü vesilesiyle, onun anısını yaşatmak ve ideallerini paylaşmak adına bir dizi etkinlik düzenliyoruz. Etkinliklerimizi sadece İstanbul’da değil, aynı zamanda Ali İsmail’in doğup büyüdüğü Hatay’da da gerçekleştiriyoruz.

Hatay’daki etkinliklerimiz, kentin yaşadığı zorluklara dikkat çekmek ve bu zor zamanlarda Hatay halkının yanında olduğumuzu göstermek için tasarlandı. Deprem sonrası yaşanan zorlukları göz önünde bulundurarak, Hatay’da düzenlediğimiz etkinlikler hem moral verici hem de dayanışma ruhunu güçlendirecek nitelikte.

Örneğin, bir etkinliğimiz, doğa yürüyüşü şeklinde planlandı. Bu yürüyüş, gençleri doğayla buluşturmayı ve depremin yaralarını sarmada bir nebze olsun katkıda bulunmayı amaçlıyor. Ayrıca, “Kent Hakkı” konulu bir söyleşimiz gerçekleşti. Bu söyleşide, afet kentleşmesi ve kent hakkı kavramları üzerine konuşarak, kentlerimizin nasıl daha yaşanabilir ve adil hale getirilebileceğini tartıştık.

Bunlara ek olarak, Hatay’ın fiziki koşullarının deprem dolayısıyla bir koşu etkinliği düzenlemeye uygun olmadığından, “Hatay Barış Koşusu”nu iptal etmek yerine sanal olarak gerçekleştirme kararı aldık. Bu sanal koşu, katılımcıların kendi belirledikleri herhangi bir yerde koşarak Ali İsmail’i anmayı ve Hatay’ın unutulmamasını sağlamayı amaçlıyor. Bu etkinlikle, hem Ali İsmail’in anısını yaşatıyor hem de Hatay’ın güçlü ruhunu herkese hatırlatmayı hedefliyoruz.

2. Bu hafta aynı zamanda Genç Sanatçı Fonu için de başvuruların son haftası. Nedir Genç Sanatçı Fonu? Nereden doğan bir fikir oldu?

Vakıf gençlerin hayata her alanda tam ve aktif katılımını savunuyor. Bunu söylemden öteye taşımak için de örneğin kültür sanat alanında 18-30 yaş aralığındaki bireylerin katılımını, üretim, sergileme, örgütlenme ve kaynaklara erişim konusunda yaşadıkları sorunları tespit etmek ve çözümüne katkıda bulunabilmek adına GSF Programı hayata geçiriliyor.

Genç Sanatçı Fonu (GSF), Ali İsmail Korkmaz Vakfı (ALİKEV) tarafından sanatçı gençlerin fikir ve hayallerini gerçekleştirmelerine destek olmak için oluşturuldu. Programda yaratıcı ve genç zihinlerle dost olan ve disiplin ayırt etmeksizin sanatçı haklarını koruyan, eşit dünya düzenine inanan ve bunun için çalışan bir model olma iddiasıyla 2018 yılından beri faaliyetlerine devam ediyor.

Genç Sanatçı Fonu ile üretimlerini gerçekleştirmek için finansal kaynak arayışında olan gençlere hibe desteği ve atölye, buluşmalar, mentorluk ve toplantıları içeren kapsamlı bir destek sunuyor. Üretim sürecinin ardından ise eserler sergi ve gösterimlerde izleyici ile buluşuyor.

3. Bu yıl GSF’nin beşinci yılındayız. Bu yıla geçmeden önce, GSF’nin geçtiğimiz 4 yılında neler yaşandı, nasıl çalışmalar yapıldı?

Program her yıl daha da derinleşti ve etki alanını genişletti diyebiliriz. Başlangıçta yalnızca fon sağlama ve sergi düzenleme faaliyetlerinden oluşan program, son üç yıldır hem dijital hem de yüz yüze olmak üzere hibrit kapasite güçlendirme çalışmaları gerçekleştiriyor.Bu faaliyetler o yıl desteklenen proje sahiplerinin ihtiyaç ve talepleri ile bizim hedeflediğimiz alanda bilgi, beceri ve tutum gelişimini hedefliyor.

Yapılan faaliyetler (atölye, buluşma, toplantı) yararlanıcıların sanatçı hakları, kaynak geliştirme, alternatif sanat örgütlenmeleri konusunda bilgi ve becerilerini geliştirmekle beraber aslında o yılın teması etrafında ve farklı disiplinlerden bir araya gelen kişilerin birbirini ve birbirlerinin çalışmalarını tanıması ve kolektif çalışma pratiği geliştirmelerine imkan tanıyor.

GSF’de şu ana kadar 4 sergi yapıldı. 43 farklı çalışma desteklendi. Bireysel ve kolektif üretimle sergiye hazırlanan eserlerde 50’den fazla genç faaliyetlere dahil oldu. Müzik, kukla, performans, film, belgesel, kolaj, enstalasyon, heykel gibi birçok alanda üretilen işlerde, o yılın temasıyla da ilişkili olarak barış, soykırım, ayrımcılık, toplumsal cinsiyet gibi meseleleri konu edinen işlerle karşılaştık. Geçmiş dönemlerde desteklenen sanatçılar, eserler ve sergiye dair görseller gsf.alikev.org üzerinden incelenebilir 🙂

4. Geçtiğimiz yıl “Tanıklık” teması ile düzenlenmişti, bu yıl da tema “Merak” olarak belirlendi. Çağrı metninin başında şöyle bir alıntı var: “…sıradan köylülerin adaletsizliğin şiddeti karşısında ölümcül veya isyankâr merakı ile bilim insanlarının veya filozofların dünyayı gözlemlerken duyduğu merak özünde aynıdır: “ben olmayan” karşısında duyulan bir tür şaşkınlık.” Yine çağrı metninin sonunda da çoklu krizler çağında olduğumuz söyleniyor. Bu yılki “Merak” teması nasıl oluştu ve genç sanatçılar başta olmak üzere çağrının ulaştığı herkesi neyi, nasıl merak etmeye çağırıyor? Bu yılın teması nasıl gelişti?

Yılın teması, vakfın birlikte çalıştığı grupların ve elbette ülkenin gündeminden doğuyor. Hangi konuları ve ne biçimde ele aldığımızı önemsiyoruz. Bu yıl metinde de belirttiğimiz şekilde çoklu krizlerin ortasındayız. Örgütsüzlük nedeniyle çaresizliğe sürüklenen ve yaşamın telaşında bir yerden diğerine koşuştururken yalnızlığa itilen, anksiyete ile mücadele eden gençlerin merak duygularını geliştirmesi ve bu meraklarının peşinden gitmeleri, adeta bir lüks haline gelmiş durumda. GSF ile başvuranların yaşamlarında merak duygusunu gündem etmeyi umuyoruz.

Program süreçlerinde daima bireysel kurtuluş önerilerine karşılık örgütlü, kolektif mücadeleyi ve dayanışmayı teşvik ediyoruz. Hissettiğimiz çaresizlik, sıkışmışlıktan da ancak bu biçimde sıyrılabileceğiz. Bunu yaparken kendimizi, dünyayı, yaşadığımız krizleri anlamak ve dünyayı değiştirmek için merak duygumuzu geliştirmek ve keşfe çıkmak ilk adım olabilir.

GSF tam da bu keşif sürecinde genç sanatçıların sadece kavramsal tartışmalarla kısıtlanmadan eyleme geçeceği alan ve imkanları sunmaya hazır.

5. GSF’ye kimler, hangi alanlarda yaptıkları çalışmalarla katılabilir? Şartları neler?

Proje sürecinde Türkiye’de ikamet eden ve 18-30 yaş aralığında kültür sanat üretimlerine destek arayan herkes başvurabilir. Sanat dalında herhangi bir sınırlamamız yok.

6. GSF, ALİKEV’in çalışmalarının yalnızca biri ve ALİKEV birçok alanda gençlik temelli çalışmalar yürütüyor. ALİKEV’in gelecek hayallerinde neler var, neler yapmayı planlıyorsunuz?

Önceliğimiz programın sürdürülebilirliğini sağlamak. Ekonomik ve politik krizler; faaliyetleri, üretim fonunun enflasyona uyumlanmasını ve sergi/gösterim yapmayı hergün daha da zorlaştırıyor ama bu kısımlar programa dair şimdilik vazgeçmeyeceğimiz faaliyetler.

Buna ek olarak 5. döneme başlarken belirli seçkilerle farklı şehirlere sergi/gösterimlerimizi taşımak istiyoruz. GSF Programı’ndan şu ana kadar 50’den fazla gençle ilişki kurduk ve onlarla kurduğumuz ilişkiyi derinleştirmek, GSF Ağı’nın fon desteği dışında da kolektif üretim ve çalışmalar etrafında bir araya gelmesini istiyoruz.