kapak_171128

Boğaziçi Direnişi Davasının İlk Duruşmasında Anıl ve Şilan’a Tahliye Kararı: “Demokratik Özerk Üniversite Talebi Marjinalleştirilemez!”

23 öğrenci hakkında 2911 sayılı Toplumsal Gösteri ve Yürüyüş Kanununa muhalefet suçlamasının yer aldığı davanın ilk duruşması bugün Anadolu Adliyesi 38. Asliye Ceza Mahkemesinde saat 9.30’da başladı. Duruşmayı izlemek isteyen vekiller önce salona alınmadı; fakat ısrarlı duruşları neticesinde sonrasında salona girişlerine izin verildi.

Kimlik tespitlerinin ardından duruşma Anıl Akyüz’ün savunması ile başladı. Akyüz savunmasında “Ben de mitinge katılmak istedim. Herhangi bir eylem veya yürüyüş yokken kolluk kuvvetleri tarafından önüm kesildi. O sırada herhangi bir dağılın ihtarı yapılmadı. Kolluk kuvvetleri başımdan tutup beni kaldırıma vurdular yüzümde hala izleri var.” ifadelerini kullandı. Anıl’ın avukatı Onur Güneş ise Anıl’ın anayasal haklarının kullanmasının engellendiğini ve asıl kolluk güçlerinin suç işlediğini belirterek iddianameyi hatırlattı.

Anıl’ın ardından ev hapsi cezası alan Aslı Altınok’un savunmasına geçildi. Elektronik kelepçe uygulamasının kadına yönelik şiddet faillerine uygulanacağı söylenerek çıkarıldığının ancak sadece 79 faile uygulandığının ve  failler yerine öğrencilere verildiğine değindiği savunmasında “Ev hapsi kararımın kalkmasını ve kadına şiddet faillerine ev hapsi cezası verilmesini talep ediyorum.” dedi.

Duruşma devam ederken, “Üniversiteyi Savunmak Suç Değildir!” diyerek arkadaşlarıyla dayanışmak için toplanan öğrenciler ise tutuklu olan ve ev hapsi uygulanan arkadaşlarının serbest bırakılması için basın açıklaması düzenledi. Öğrenciler, “Biz Anıl ve Şilan’ı almak için bugün buradayız ve onları alana dek gitmiyoruz, gitmeyeceğiz. Biz biliyoruz, mahkeme bugün özerk üniversiteyi yargılamak için karşımızda!” dedi. 

Verilen aranın ardından duruşma salonunda polisin yer aldığı görüldü. Avukatların itirazları sonucunda polisler salondan çıkarıldı. Hasan Doğa’nın beyanı ile devam eden duruşmada Doğan “Saatlerce hiç kimseye ulaşmama ve avukatıma haber vermeme izin vermeden beni tuttular. 7 saat sonra beni hastaneye götüreceklerini söylediler. Avukatıma haber vermeden gitmeyeceğimi söyledim ve bu şekilde avukatıma haber verildi. Ev hapsi verdiler kabul etmiyorum, kelepçeyi de çıkardım. Eylemlere katılmak ve haklarımı kullanmak suç değildir.” dedi.

Dosyada yargılanan son öğrenci, tutuklu Şilan Delipalta dinlendi. Şilan, “2 ay boyunca tek başıma hücrede tek kaldım ve dosya üzerine çok düşündüm. Benden önceki arkadaşlarım doğru tespitler yaptı, onlara katılıyorum. Bu nedenle de eyleme katılanların kim olduğundan bahsetmek isterim. Üniversitede seçim isteyen öğrencilerin “biz bu üniversitenin bileşenleri olarak kendimizi yönetiriz” demesidir üniversitenin özerkliği. Biz en az hocası, dekanı, rektörü kadar üniversitenin bileşeni ve geleceğinde hak sahibiyiz. Marjinal son zamanlarda çok kullanıyor.Demokratik özerk üniversite talebi marjinalleştirilemez. Kendi kendimi yönetme, ayaklarımın üzerinde durma öğüdü bana annemin öğüdüdür. Marjinallikten değil annemin öğüdünü dinlediğimden haklarımı savundum.” ifadelerini kullandı.

İlk duruşmanın sonunda Anıl ve Şilan adli kontrol şartı ile tahliye edildi. Ev hapisleri ve imzalar kaldırıldı.

Ne Olmuştu?

2 Şubat günü düzenlenen eylemde polis, günün erken saatlerinden itibaren bütün Kadıköy’ü ve Kadıköy’e gelen yolları abluka altına almıştı. Ara sokaklarda buluşan öğrenciler, kayyum rektör Melih Bulu’yu protesto etmek için yürüyüş düzenlemişti. Polisin öğrencilerin üzerine araba sürdüğü görüntüler de medyaya yansımıştı.

2 Şubat’ta gözaltına alınan 93 öğrenci arasından 23’ünün gözaltı süresi uzatılmış ve 10’u tutuklama talebiyle hakimliğe sevk edilmişti. Tutuklama talep edilen öğrencilerden Anıl Akyüz ve Şilan Delipalta tutuklanırken 11 öğrenci hakkında yurt dışı çıkış yasağı ve ev hapsi, 2 öğrenci hakkında da yurt dışı çıkış yasağı adli kontrolüne hükmedilmişti.

tr_TRTurkish
tr_TRTurkish