Boğaziçi Davasında Ne Oluyor: Doğu ve Selo Serbest!
Boğaziçi Üniversitesinde kayyum rektöre karşı protesto ve eylemler sürüyor. Bu eylemlerin bir parçası olarak BOUN Sanat Kolektifi tarafından kampüste düzenlenen sergiyle ilgili ikisi tutuklu olmak üzere 7 öğrencinin yargılandığı davanın ilk duruşması 17 Mart’ta görüldü. Tutuklu öğrenciler için tahliye kararı verilen davanın ikinci duruşması 5 Temmuz’da görülecek.
Ne olmuştu?
Melih Bulu’nun Cumhurbaşkanı kararıyla Boğaziçi Üniversitesine rektör olarak atanmasının ardından 4 Ocak’ta başlayan protestolar hala sürüyor. Bugüne kadar, bu eylemler sebebiyle 800’den fazla öğrenci gözaltına alınırken 11 öğrenci de tutuklandı. Tutuklanan öğrencilerden Beyza ve Muhammed hakimliğin tutukluluk kararını incelemesinin ardından serbest bırakılırken, Necmettin de itiraz sonucunda tahliye edilmişti. 17 Mart’ta görülen duruşma ile Doğu ve Selo da tahliye edildi. Böylece Boğaziçi eylemlerine katıldığı için tutuklu bulunan öğrenci sayısı 6 oldu.
Bu eylemler kapsamında BOUN Sanat Kolektifi tarafından üniversite içerisinde yapılan sergiye gönderilen anonim bir eser Yeni Şafak ve Boğaziçi Üniversiteis İslam Araştırmaları Kulübü (BİSAK) tarafından hedef gösterilmiş ve ardından sosyal medyada başlayan linç kampanyasıyla, sergiyi düzenledikleri iddiasıyla Doğu ve Selo’nun da içinde yer aldığı 7 öğrenci hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla soruşturma başlatılmıştı. Üzerinde yer alan LGBTİ+ imgeleri sebebiyle eser, Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Araştırmaları Kulübü (BÜLGBTİ+) ile ilişkilendirildiği için kulübün aday statüsü düşürülerek kulüp kapatılmıştı. Doğu ve Selo’nun tutuklu yargılandığı davada, 2 öğrenciye ev hapsi verilirken 4 öğrenci de tutuksuz şekilde yargılanıyordu. 17 Mart’ta Doğu ve Selo’nun tahliyesine, ev hapislerinin kaldırılmasına karar verilmesiyle bütün öğrencilerin tutuksuz yargılanması sürüyor.
Tutuklama için suçlama değiştirildi
Serginin hedef gösterilmesinin ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da dahil olduğu birçok isim konuyla ilgili provokatif açıklamlarda bulundu. İlgili eserin dini değerleri aşağıladığını söylenerek sergiyi düzenleyen öğrenciler “4 LGBT sapkını” ifadesiyle hedef gösterildi. Bunun üzerine başlayan soruşturmada önce “Dini değerleri aşağılama” suçlamasıyla başlatılan işlemler, bu suçun tutuklama kararı verilemeyecek bir suç olması sebebiyle “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlaması ile sürdürüldü.
Duruşma öncesinde adliyede polis ablukası
Doğu, Selo ve 5 öğrencinin daha yargılandığının davanın 17 Mart’ta görülen ilk duruşması öncesinde Boğaziçi Dayanışması, birçok demokratik kitle örgütü, gençlik örgütleri, LGBTİ+ örgütleri ve sivil toplum kuruluşu Çağlayan Adliyesi önünde yapılacak bir basın açıklaması için çağrıcı oldu. Ancak Çağlayan Adliyesinin önündeki meydanın tamamı, yalnızca giriş-çıkış için bir koridor bırakılmak suretiyle polis tarafından kapatıldı.
Adliyenin yakınında toplanan kitle basın açıklamasının yapılacağı alana ilerlediği sırada polis tarafından durduruldu. Kağıthane Kaymakamlığının, 17 Mart’a özel olarak Çağlayan Adliyesi önünde her türlü eylem ve etkinliğe dair yasak kararı olduğu söylenerek öğrencilerin geçişi engellendi. Basın veya internet yoluyla kamuya açık şekilde duyurulmayan, polisin kaymakamlıkla arasında geçen bir iç yazışma niteliğinde olan bu kararın keyfi bir yasak olduğunu ifade eden öğrenciler basın açıklamasını gerçekleştirdi. Milletvekillerinin de bulunduğu basın açıklamasında Doğu ve Selo’yla dayanışma mesajları ve kayyum rektör karşıtı mesajlar iletildi.
Duruşmada “LGBT üyesi misin?” diye soruldu
Birçok avukatın ve basın emekçisi davanın görüleceği salona alınmazken, yalnızca aile ve yakınlarıyla vekalet belgesi olan avukatlar salona girebildi. Hakimin bütün öğrencilere “LGBT üyesi misin? LGBTİ ile bir bağlantın var mı?” gibi sorular sorması üzerine avukat Levent Pişkin bu soruların LGBTİ+ olmayı kriminalleştirdiğini, LGBTİ+ üyesi olmak diye bir şeyin olamayacağını ifade etti. Hakim “Ben zaten yeni öğrendim LGBTİ diye bir şey olduğunu” dedi.
Adliyeden aktarılanlar
Birçok örgütün ve hak savunucusunun da takip ettiği duruşma ile ilgili sosyal medya yoluyla bilgi aktarımları yapıldı.
Kaos GL’den Yıldız Tar’ın mahkeme salonun aktardıkları:
MLSA’nın basın açıklaması ve duruşmadan aktardıkları:
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi’nin aktardıkları: