Universus Sosyal Araştırmalar Merkezi 23’Güz Dönemi Gönüllü Araştırmacıların Gözünden “Alternatif Akademi Deneyimleri”
Abdullah Memiş
“İhtiyacımız olan akademiye ve hayallerimize atanan kayyumlar değil, herkes için adil ve eşit bir öğrenim ortamında korkmadan, cesurca fikirlerimizi savunabildiğimiz bir akademi ortamı oluşturulması.” -(Abdullah)
Universus Sosyal Araştırmalar Merkezi, toplumun çeşitli kesimleri arasında yürüttüğü kapsamlı araştırmalar ve analizlerle, toplumsal meselelere dair yeni bakış açıları sunuyor. Merkezin son dönemdeki çalışmaları, özellikle gençlerin, kadınların, LGBTİ+’ların ve azınlık grupların karşılaştığı zorluklar üzerine odaklanıyor.
Universus Sosyal Araştırmalar Merkezi, 23’ Güz Dönemi itibarıyla bir grup yeni gönüllü araştırmacıyı bünyesine katarak, toplumsal meselelere yönelik araştırmalarına taze bir soluk getirdi. Bu dönemdeki gönüllü araştırmacılar farklı disiplinlerden gelerek, toplumsal sorunlara çeşitli perspektiflerden yaklaşarak çeşitli çalışmalar yürüttü. Bu haberimizde, gönüllü araştırmacıların gözünden, Universus’ta geçirdikleri araştırma süreçlerini ve toplumsal meselelere dair yeniledikleri bakış açılarına dair izlenimlerini konuştuk.
Gönüllü araştırmacılardan Zeynep, İstanbul Sözleşmesinin feshi sonrasında üniversite öğrencisi kadınların kolektif eyleme yönelimlerinin arka planında yatan sosyal/politik psikolojik dinamiklerin neler olduğunu araştırmayı odağına almaktadır. Araştırma sürecini ise “Lisans süreci boyunca kendi alanıma dair kaygısını edindiğim “Bir araştırma makalesi nasıl yazılır ve süreç nasıl yürütülür?” sorularının cevaplarını direkt Universus ArGön Programı içerisinde deneyimledim.” şeklinde aktardı.
Dilara ise, altın gününün kadınlar için anlamının feminist perspektifte incelemesini yaptığını belirterek: “Konuyu seçme sebebim, bireysel hayatımda ve kendi ailemde ki kadınlarda gördüğüm sosyalleşme pratiğinin sorunlu olmasından geliyordu. Küçüklükten beri annemin ve anneannemin altın günleri yapıyor oluşu, bu pratiğin neyden kaynaklandığını merak etmemi sağladı. Araştırma sürecinde de katılım sağladığım altın günlerinde bunu deneyimleme fırsatım oldu. Eşlikçilerimin destekleriyle araştırmamı bire bir tecrübeler ile bitirmemi sağladı.” diyerek deneyimlerini bize aktardı.
Gönüllüler, araştırma sürecinin yanı sıra, Universus’un düzenlediği atölye çalışmalarına ve eşlikçileriyle birlikte araştırma sürecine katılma fırsatı buluyor. Bu etkinlikler, araştırmacıların farklı konularda bilgi birikimlerini artırırken, aynı zamanda multidisipliner bir yaklaşımla toplumsal sorunlara yaklaşma becerilerini geliştirmelerine yardımcı oluyor.
Mümine, kent hakkını toplumsal cinsiyet perspektifiyle incelediği ve Ankara örneklerini ele aldığı çalışmasından bahsederken, “Universus tam da ihtiyacım olan akademik ortamı ararken imdadıma yetişti. Akademiyle hemhâl olurken keyif alabileceğimi, hiçbir deneyimim olmasa da hep yanımda olan eşlikçilerimden aldığım destekle bir araştırma hazırlayabileceğimi fark ettim. Öğrenciler için ihtiyacımız olanın tam da böyle bir deneyim olduğunu düşünüyorum, bu nedenle Universus’un daha çok öğrencinin hayatına dokunmaya devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu süreçte öğrendiklerim, hem akademik hem de kişisel gelişimime büyük katkı sağladı,” diye ekliyor.
23’ Güz Dönemi gönüllü araştırmacıları, Universus Sosyal Araştırmalar Merkezi’nde geçirdikleri süre zarfında, toplumsal meselelere dair derinlemesine analizler yapmanın yanı sıra, bu süreçte edindikleri bilgi ve deneyimlerle “Alternatif bir akademi” ortamı ile kendi bakış açılarını genişletme imkanı buluyor. Gönüllü araştırmacıların katkıları, hem kendi akademik ve profesyonel gelişimlerine katkıda bulunuyor hem de Universus’un toplumsal sorunlara yönelik kapsamlı ve çeşitlendirilmiş yaklaşımlarını zenginleştiriyor.